Vali Nusret Dirim, 24 Temmuz Basın Bayramı nedeniyle basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi. İl Özel İdaresi İnkumu Tesislerinde düzenlenen kahvaltıya Vali Dirim’in yanı sıra ilimizde görev yapan yerel basın mensupları, ulusal basın, radyo ve televizyon temsilcileri katıldı. Sohbet havasında geçen kahvaltıda Vali Dirim, Bartın ilinde görev yapan tüm basın temsilcilerinin 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramını tebrik etti. Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Dirim, TOKİ Köprüsü, FETÖ davaları, Bartın Irmak Islah Projesi, Grup Yolu Projesi, İnkumu Tünel Projesi, Havaalanı projesi, Katı Atık Bertaraf Tesisi Projesi, Köylere kanalizasyon ve paket arıtma projesi ile ilgili bilgiler verdi.
Sayın Valimize şükranlarımızı sunuyoruz
Programda ilk olarak gazeteciler adına konuşmayı Araştırmacı Yazar Erkan Aşcıoğlu yaptı. Böyle önemli bir günde düzenlenen kahvaltı programı için Vali Dirim’e teşekkür ederek, resmi törenlerin Bartın Valiliği önü yerine Cumhuriyet Meydanı’nda kutlanması önerisinde bulundu. Aşcıoğlu, konuşmasında şu ifadeleri kullandı; “Türk basın tarihinde çok önemli bir yeri olan 24 Temmuz Türk basınından sansürün kaldırılışının yıldönümü. Böyle önemli bir günde bizleri bir araya getirdiği için Sayın Valimize şükranlarımızı sunuyoruz. 1900’lü yılların başlarından itibaren Türk basının büyük sorunlarla karşı karşıya kaldığı, her geçen dönemde siyasi olayların etkisinde büyük sorunlar yaşadığı bir gerçek. Bütün bunlara rağmen ulusal basınımız hiçbir şekilde taviz vermeden yolunu çizmiş ve yoluna devam etmiş, özellikle laik ve Atatürkçü tavrını hiç bırakmadan yayınlarını sürdürmüştür. Ama öyle zamanlar geldi ki Türk basınının susturulmak istendiği veya Türk basınına darbe vurulmak istendiği günleri hep yaşadık. Günümüzde basının yine böyle değişik sorunlarla karşı karşıya kaldığı, özellikle gazetecilerin büyük bir çoğunluğunun istemediğimiz davranışlara maruz kaldığı gözlemleniyor.
Sayın Valimizin bizi toplaması çok önemli
Böyle hüzünlü bir günde de Basın Bayramı’nı kutlamış olmak, ayrı bir hüzün, ayrı bir elem veriyor bizlere. Ama buna rağmen Sayın Valimizin bizi toplaması çok önemli, çok güzel bir gelişme ve şurası da bir muhakkak ki Türk basını daima yolunda sapmadan yürümeye devam edecek. Mahalli basınımıza gelince; ben kendi yıllarımızla bu yılları mukayese ettiğimde 1960-70’li yıllarda 3 günlük gazete, 1 de haftalık gazete çıkıyordu. Bugünlere geldik, şimdi gazeteci arkadaşlarımız, muhabir arkadaşlarımız çok güzel örnekler ortaya koyuyorlar.
Kirli yıllar geçirdik
Ben 30 yıl Bartın Postası Gazetesi’ni çıkardım. 30 yıl boyunca gazetenin sahibi, neşriyat müdürü, muhabiri, musahhihi, haber yazarıydım. Diğer gazetelerdeki arkadaşlar da öyleydi. Böyle kirli yıllar geçirdik. 30 yıl boyunca bu gazeteyi devam ettirmekte zorlandığımız yıllardı o zamanlar. Bartın Gazetesi de aynı şekilde. Rahmetli büyüğümüz Cemal Aliş, 6 Eylül 1984 tarihinde yayınlamaya başladı. Ben kendisiyle uzun yıllar beraber olmak şerefine nail oldum, o da aynı şekilde tek başına gazeteyi düzeltirdi, elinde provalarla yazıhanesine geçer orada ince ince düzeltirdi. Bartın Gazetesi’nin hiçbir sayısında en ufak bir harf ve baskı hatası bulamazdık. Böylesine titiz ve böylesine can siperane çalışan bir basın büyüğümüzdür. Bartın’da basınımız çok şanslı, bu gelişmiş basın tablosu hepimizi gururlandırıyor.”
Törenler Cumhuriyet Meydanı'nda yapılmalı
Basın bayramı ile ilgili düşüncelerini ifade eden Aşcıoğlu, Vali Dirim’e öneride bulundu. Milli bayramların halkla bütünleştirilmesi gerektiğini belirten Aşcıoğlu, “Milli Bayramlarımız Valilik önünde kutlanıyor ve şehrin bayramlardan haberi olmuyor. 30 Ağustos ve 29 Ekim törenleri Valilik önünde yapılan konuşmalarla son buluyor. Şehirde yaşayan halk da 29 Ekim mi, 30 Ağustos mu farkında bile değil. Valilik binasında önünde yapılan bayramlar kısıtlı kalıyor. Benim önerim Tebrikatın Valilik önünde kabul edilmesinden sonra çelenk koyma töreni, şiirler, konuşmalar ve her türlü etkinliğin Cumhuriyet Meydanı’nda yapılmasıdır” dedi.
Buna çok üzülüyoruz
Aşcıoğlu, “Bunun yanı sıra törene katılan okulların, askeri birliklerin ana caddeden geçirilmesidir. Böylece halk da bayramlara katılmasını sağlamalıyız. Yani sadece protokolle bayram değil protokolün de iştirakiyle halk ile bayram olmalı. Üzülerek şunu da söylemek istiyorum; şehirde bayrak asma oranı da yüzde 60-70’lerde. Kemal Samancıoğlu’nı Belediye Başkanlığı yaptığı dönemden çok iyi hatırlıyorum, bir zabıta memuru elinde bir çantayla dükkân dükkân gezer, bayrak asmayan dükkanlara ‘Neden bayrak asmıyorsunuz?’ diye sorar ve ‘bayrağım yok’ diyene de çantasından bir bayrak verirdi. Bütün çarşı da bayraklarla donandırdı. Şimdi bu manzarayı göremiyoruz ve biz buna çok üzülüyoruz” diye konuştu.
Medya Türkiye’nin vazgeçilmezi
Basın mensuplarının bayramını kutlayan Vali Dirim ise şu ifadeleri kullandı; “Öncelikle 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramınızı kutluyorum. Sizler tabiki demokrasinin en önemli unsurlarından birisiniz. Özellikle 15 Temmuzda medyanın önemini Türk milleti bir kez daha gördü. Medya gerçekten Sayın Cumhurbaşkanımızın sesini toplumlara ulaştırma görevini yaptı ve halkımızda bu çağrıya kulak vererek meydanlara indi. Halkımızın Türkiye’deki bu 15 Temmuz darbesini püskürtmesinin en önemli aktörlerinden birisi de Türk medyası oldu. Bunu kabul edip hakkını vermemiz gerekiyor. Bu anlamda medya Türkiye’nin vazgeçilmezi. Bartın ölçeğinde de çok aktif bir yerel medya olduğunu görüyoruz. Memnuniyetle takip ediyoruz. Bizim görmediklerimizi sizler görüyorsunuz. Biz duymadan önce siz duyuyorsunuz. Sizlerin halkın içinde her şeyden haberdar olmanız her şeyle iç içe olmanız çok önemli. Ben hepimizin kamu görevi yaptığını düşünüyorum. Biz de kamu görevi yapıyoruz sizlerde.
İşbirliği içerisinde yolumuza devam etmeliyiz
Biz ağacın bir dalındaysak sizde ağacın diğer dalındasınız. Ama hepimiz aynı ağaçtayız. Bu ağacı elbirliği ile güçlendirmemiz gerekiyor. Bu ülke bizim. Bu ülkeyi hepimiz gelecek kuşaklara sağlıklı bir şekilde aktaracak çalışmalar içerisinde olmamız lazım. Ülkemiz güçlü olursa gelecek nesillerimizde güçlü bir ülkeye sahip olacaklardır. Bu nedenle işbirliği içerisinde yolumuza devam etmeliyiz. Medyamızın önerilerini eleştirilerini biz her zaman takip etmek durumundayız. Bunu en ince ayrıntısıyla değerlendirmek durumundayız. Basın Müdürlüğümüz sizlerden gelen talepleri ilgili kurumlarla paylaşma adına gerekli çalışmayı yapıyorlar. Ben Bartın’daki bu birlikteliğinizi memnuniyetle karşılıyorum. Her yaştan mesleğin duayenleri ile gençlerin bir arada olması deneyimlerini bilgilerini paylaşması camia adına son derece heyecan verici.”
Bu konuyu değerlendireceğiz
Vali Dirim, basın mensuplarının bayramların neden Cumhuriyet Meydanı’nda değil de Valilik önünde kutlanıldığı şeklinde yöneltilen soruya; “Öyle bir karar alınmış. Valilik binası da artık kentin kalbi gibi olduğu için böyle bir karar verilmiş. Valilik önüne ciddi bir yatırım yapılmış, meydan düzenlenmiş, önüne törenler için büyük bir alan düzenlenmiş. Bu alanı aktif olarak kullanalım diye düşünülmüş ayrıca şehri yormayalım diye düşünülmüş. Mesela Cumhuriyet Meydanı’nda bir tören yapmakla o gün orada hayatı durdurmanız demektir. Sabahtan itibaren yolları kapatmanız demektir. Böyle bir karar alınmış. Ama demokrasi nöbetleri ile siyasi partilerin mitingleri, toplantı, yürüyüşleri yine Cumhuriyet Meydanı’nda yapılmaya devam ediyor. Ama sizlerin önerinizi değerlendireceğiz. Tabi bu konuda tek başıma alınacak bir karar değil, diğer aktörlerle beraber bu konuyu değerlendireceğiz” yanıtını verdi.
Bu şehrin sağlıklı bir çöp yönetimi olması gerekiyor
Bartın ilinin çöp sorunuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Vali Dirim, şu ifadeleri kullandı; “Bartın il olmasının 26. yılında ama hala tabi ki çözmemiz gereken konular var. Mesela bu sene çöplüğümüz yanmadı. Her sene yanıyordu geçen yıl burada çok ciddi bir kötü koku vardı. Bunu belediyemizle de sık sık görüşüyoruz. Geçen yıl sık sık yangın çıkıyordu. Yamaçta başlayan yangınlar sönmüyordu. Bu sene yamaçtan üst taraftan çöp dökümünü engelledik. Üst taraf kapatıldı. Şu an gelen çöpler sadece aşağıdan dökülüyor. Aşağıda bir de nöbetçi var o da dökümlerde yardımcı oluyor. Bu sene sıcaklık ve kuraklık daha fazla olmasına rağmen çöplük yanmadı. Yine orada bir bekçinin olması çok ciddi bir avantaj oldu. Yangını hemen gördüğü anda yangın tüpüyle müdahale ederek, yangın büyümende müdahale ediyor. Bu tabi ki geçici bir şey. Bu şehrin sağlıklı bir çöp yönetimi olması gerekiyor.
Bartın’ın çöp sorunu da bitiyor
Sağlıklı bir depolaması, ayrıştırması ve katı atıklarında bertaraf edilmesi gerekiyor. Bununla ilgili olarak da Kaman Köyünde bir tesis yapacağız. Şu anda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı projesinin revizyonu yapıldı. Onaylanma aşamasında. Yerini biz düzenledik. ÇED raporları hepsi alındı. Bu sene biteceğini tahmin ediyorum. Orada tabi çöp depolama başlayınca bu çöp alanı terkedilecek. Belki bunun enerjisi ile ilgili çalışma yapmamız gerekiyor. Gazın enerjiye dönüştürülmesi ile ilgili olarak çalışma yapacağız. Hem yeni alanla hem de eski alanla ilgili çalışma yapacağız. Tabi katı atığın ayrıştırıldıktan sonra gazı enerjiye dönüştürüldükten sonra ortaya yine bir atık çıkacak. Onun da bertaraf edilmesi gerekiyor. O da dünyada bugün yakılarak yok ediliyor. Çimento fabrikaları ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bir protokol yaptı. Çimento fabrikaları bulunan yerlerde çimento fabrikaları yatırımlar yapılarak bu katı atıkları yakacak üniteler yapıyorlar.
Sorunları sağlıklı bir şekilde yönetmek gerekiyor
Bartın’da da biz SANKO Çimento ile görüşüyoruz. Onlarda yeni bir ilave yakma ünitesi yapacaklar. Katı atıkları onların istedikleri standartlarda presleyeceğiz. Gelip alacaklar. Yakarak nihai olarak bunlardan kurtulacağız. Yani kömürün ve doğalgazın yerine kullanılabilecek bir yakıt haline gelecek. Turizm bu şehrin en önemli geçim kaynaklarından birisi olacağı için bu çevre ile ilgili sorunları sağlıklı bir şekilde yönetmek yürütmek gerekiyor. Bölgemizin bu güzelliklerini ticarete ekonomiye dönüştürmemiz gerekiyor. Burada nitelikle bir turizme geçmemiz gerekiyor. Bu doğal güzellikleri bozmadan gelecek kuşaklara aktarabilirsek gelecek dönemlerde bölgemize yapılacak güzel şeyler bunlara ilave edilecektir.”
Hem kanalizasyon hem de paket arıtmasını yapacağız
Suyla temas eden köylerin kanalizasyon arıtmasının yapılacağını söyleyen Dirim; “Bartın Ankara’nın denizi. Bizim biraz daha çıtayı yükseltmemiz gerekiyor. Suyla temas eden yerleşim birimlerimizin, köylerimizin kanalizasyon arıtmalarını yapmamız gerekiyor. Belediyemiz şu anda Bartın’ın kanalizasyonunu temizliyor. Ancak birçok köyümüz Bartın ırmağına kanalizasyonu tahliye ediyorlar. Bu köylerimizle ilgili projelerimiz var. Her yıl 8-10 tane köyümüzün hem kanalizasyon hem de paket arıtmasını yapacağız. Bu konuyla ilgili her yıl İl Özel İdaremizden önemli bir bütçe ayıracağız” dedi.
Bölgenin en güzel göllerinden birisi olacak
İnşaat çalışmaları devam eden Kirazlı Köprü, Kışla Selkapanı ve Kozcağız Barajlarının önemine değinen Dirim; “Barajlar sel tehlikesini önlemesinin yanında Bartın için çok önemli 3 tane baraj gölü oluyor. Belki de bölgenin en güzel göllerinden birisi olacak. Çünkü çevresi ormanlarla kaplı. Yedi Göller veya Abant gibi bir bölge oluşacağını düşünüyorum. Onlar doğal oluşumlu. Bizim alanlarımız su sporlarının yapılabileceği alanlar olacak. Tekne turları yapılacak. Şimdiden baraj çevrelerinde turizmle ilgili alanları hazırlamak gerekiyor. Tabii bu çalışmaların yanında turizm yollarıyla ilgili de çalışmalar yapıyoruz. Grup yolu çalışmaları devam ediyor. İnkumu, Güzelcehisar, Mugada ve Kızılkum da dahil grup yolu olacak. Kızılkum’u Allah nasip ederse Filyos’a bağlayacağız. Orası 2 kilometrelik bir güzergah” diye konuştu.
İnkumu tünel projesi çok maliyetli
İnkumu tünel projesi ile ilgili değerlendirmesinde Dirim; “İnkumu’nun imarı bittiği için nüfusun artma şansı yok. Sadece turizmin yoğun olduğu aylarda yoğunluk oluşuyor. 750-800 metrelik bir tünel gerekiyor. Bu maliyetli oluyor. Karşılamak kolay değil. İnkumu tepesinde bulunan çöplüğün yanından yeni bir bağlantı yolu düşünüyoruz. Çöplük ıslah edildikten sonra yapacağız. Yeni bir kara yolu oluşturacağız. İnkumu mevcut yolunu genişleteceğiz. Duble yol seviyesine çıkartmaya çalışacağız. Güzelcehisar yol ayrımına kadar İl Özel İdaremiz yapacak. Kalan kısmı da Bartın Belediyesi yapacak” şeklinde konuştu.
TOKİ 2 köprüsü yapılacak
TOKİ Köprüsü ile ilgili gelen soruya ise Vali Dirim, şu şekilde cevap verdi; “Kalkınma bakanlığından TOKİ Köprüsü için gönderilen 2 milyon TL kaynak var. Tabii bu kaynağı TOKİ Köprüsü için kullanacağız. Ancak Irmak Islah Projesi nedeniyle bu köprü için DSİ bize izin vermez. Bartın Belediyesi’nin arıtma merkezinin bulunduğu Dallıca mevkiinde küçük bir köprü var. O köprüyü yenileyeceğiz. TOKİ Köprüsü için gelen ödeneği orada kullanabiliriz. Bu köprüyü İl Özel İdaresi olarak yapabileceğimizi düşünüyoruz. TOKİ 2 köprüsü ismini vereceğiz. TOKİ 1 köprüsü DSİ Bartın Irmağı ıslah projesi içerisinde bulunacak. Yani asıl tartışılan köprüyü DSİ yapacak. O projede köprüler de olacak.
Projede bir gecikme yok
Çok büyük bir proje. Yapılacak olan projede köprünün deniz ulaşımını engellememesi gerekiyor. Bu nedenle maliyetli. TOKİ 1 Bartın Irmağı üzerinde olacak. TOKİ 2 de Dallıca mevkiinde olacak. Bir tane de limana yapılacak. Açılır kapanır bir köprü olacak. Bu köprü de ırmak ıslah projesinin içerisinde yer alacak. Yetkili ve yatırımcı kuruluş Devlet Su İşleri olacak. Projede bir gecikme yok. Bartın halkı merak etmesin. Baraj inşaatlarının bitmesiyle DSİ buradaki çalışmaları taçlandıracak. Bu şehre ciddi bir turizm potansiyeli kazandıracak çok önemli bir proje.
3-4 yıl sürecek bir proje
Barajlar bittikten sonra proje yürüyecek. Irmak zemininde sağlamlaştırma yapılacak. Irmakta doğal hayatı geliştirecek çalışmalar yapılacak. Çevresi gezinti alanları, spor alanları, mesire alanları olacak. Balık tutmak veya yüzmek için alanlar da olacak. Türkiye’nin örnek projelerinden biri olacak. O yüzden DSİ bu projeyi oldu bittiye getirmek istemiyor. Bu proje Orman ve Su İşleri Bakanımızın çok büyük önem verdiği bir proje. DSİ’nin yüz akı olacak. Olması gereken şekilde devam ediyor. Herhangi bir gecikme yok. Proje ihale edildikten sonra 14 kilometrelik alan ıslah edilecek. Tabii yan kollar da var. 3-4 yıl sürecek bir proje. Bartın Irmağının denizle birleştiği erde de çalışmalar olacak. Orada kayalar kırılacak. Sığ olduğu için derinlik 6 metreye sabitlenecek. Girişteki kayalar da kırılacak. Önemli çalışmalar yapılacak” dedi.
Her şey hayalle başlar
Merkeze bağlı Büyükkızılkum Köyü’ne düşünülen Havaalanı projesiyle ilgili de Dirim; “Hava Alanı projemiz güncelliğini koruyor. Şu an için sadece bir öneri. Saltukova Havaalanı ile bölge yoluna devam edemeyecek. Yeni bir çözüm gerekiyor. Yeni çözüm de Bartın’a olabilir. Kızılkum Hava Alanı projesiyle yapılabilir. Filyosla da bağlantısı var. Her şey hayalle başlar” diye konuştu.
Yüzde yüz tespit ettik diyemiyoruz
İlimizde devam eden Fetö davaları ile ilgili de bilgiler veren Dirim, şu ifadeleri kullandı; “Resmi dairelerden şu ana kadar örgütle bağlantısı olabilecek kişilerin tamamını tespit ettik. Ama yüzde yüz tespit ettik diyemiyoruz. Türkiye’nin başkan bir ilinde yürütülen soruşturmayla ilgili bilgi geliyor. Bir bakıyorsunuz bizim hiç tahmin etmediğimiz kişilerin bağlantısı çıkıyor. Geçen hafta benzer bir durum jandarmada oldu. Fetö bağlantısı ile 2 personel hakkında işlem yapıldı. Yargılama esnasında itirafçıların verdiği bilgilerle bağlantılar çözülüyor. Bu uzun soluklu bir şey. Devam edecektir. Mahkemelerimiz karar vermeye başladı.
76 tane firari sanık var
Teknik bilgileri de vereyim. Şu ana kadar kamu görevinden 294 ihraç var. Bunların dışında göreve iade 80 kişi. 90 kişi görevden el çektirilmiş. Hakkında işlem devam ediyor. Adli işlem olarak da toplam 227 tane tutuklu var. 76 tane firari sanık var. 195 tane adli kontrol şartıyla serbest bırakılanlar var. Hafta da bir imza atıyorlar. Mahkemelerce 4 tane serbest bırakılan var. 678 kişi ile ilgili adli işlem yapıldı. Gözaltında olan sanık şu an için yok. 678 tane ayrı ayrı dosya var.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.