CHP Bartın İl Başkanı Mehmet Aslan, sitemize özel röportaj verdi. Parti binasında gerçekleştirilen röportajda İl Başkanı Aslan, Sercan Engin’in gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. İşte, uzun süre gündemden düşmeyecek ve bundan sonra klasik hale getireceğimiz röportajlar dizisinin ilki….
Mehmet Aslan-Sercan Engin Röportajı…
Sercan Engin: “Ülkemiz üzerinde oyunlar oynanıyor. Son olarak İstanbul ve Kayseri'de hain bir saldırı gerçekleştirildi. Genel olarak terör olaylarıyla ilgili neler söylemek istersiniz?”
Mehmet Aslan: “Ülkemizin içinde bulunduğu durum gerçekten kötü. Terör anlamında çok canımız yanıyor. Daha yeni 45 vatandaşımız kaybettik. Bunun üzerine Kayseri’de hainler tarafından bir patlama gerçekleştirildi. Hiç savunulacak bir yanı yok Genel Başkanımızın da söylediği gibi sonuna kadar terörizmin karşısındayız. Hükümetin teröre karşı yapacağı her türlü çalışmada yanındayız. Fakat biz samimiyet olsun istiyoruz. Samimiyete inanmak istiyoruz. Terör kurutulsun istiyoruz. Ben PKK terörüyle Kürt halkımızı ayırmaktan yanayım. Kürt sorunu ayrı, PKK terörü ayrıdır. 2002 yılında PKK terörünün hemen hemen önüne geçilmişti. Daha sonrasında hükümet politikaları Türkiye’yi bu hale getirdi. Bugün sokağa çıktığımızda PKK terör örgütüyle bizi bir tutanları kınıyorum. Bu en son söylenecek sözdür. Bizler başından beri bunun karşısındayız. Çözüm parlamentoda bulunmalıdır. Alınan tedbirlerde de samimi olunmasını bekliyoruz. Bizler de elimizden geldiğince vatandaşlarımıza bunu anlatmaya çalışıyoruz. Ölenler bizim insanımızdır. Canımız çok fazla yanıyor. Ancak canımız yanıyor diye sokaklara çıkıp birilerini suçlamak yerine çözüm üzerinde anlaşmak gerektiğine inanıyoruz.”
“TÜRKİYE’NİN KADERİ TEK BİR KİŞİNİN AĞZINA BIRAKILAMAZ”
Sercan Engin: “Yeni anayasa ve Başkanlık Sistemi ile ilgili düşünceleriniz nelerdir?”
Mehmet Aslan: “Tabi bu konular uzun süreden beri tartışılıyor. Ülke gündemini oldukça meşgul etti. Konu tartışıldı ama başkanlıktan neyin kastedildiğini kimse bilmiyor. İnsanımız düşünmeden iş yapıyor. Nasıl bir başkanlık? Nasıl bir anayasa? Nasıl bir başkanlık? İnsanlar ne olduğunu görmeli. Ancak daha yeni yeni sistemin ne olduğu anladık. Bunlar ömür boyu başkanlık istiyorlar. 12.madde de “Cumhurbaşkanlığı 2 dönem yapılabilir. 2.dönemin içerisinde seçim kararı alınırsa seçilecek Cumhurbaşkanı 5 yıl görev yapar.” Dönem biterken bir karar al seçil. Bir 5 yıl daha yap. Burada böyle bir handikap var. Böyle bir sürü aksaklık var. Parlamentodaki MHP milletvekillerinin ben buna sıcak bakacağını sanmıyorum. AKP Milletvekillerinin de şapkalarını önlerine koyup düşünmeleri gerekiyor. Buradaki konu parti tutmaktan farklı bir şey. Yüzlerce yıldır benimsediğimiz bir rejimi neden değiştiriyoruz? Neyim eksikti de Başkanlık Sistemine geçiyoruz? Bu bizim tarafımızdan kabul edilebilir bir şey değil. Türkiye’nin kaderi tek bir kişinin ağzına bırakılamaz.”
“SAYIN BAHÇELİ MHP’Yİ TEMSİL ETMİYOR”
Sercan Engin: “Yeni anayasa ve Başkanlık Sistemi konusunda MHP ile uzlaşılması ile ilgili neler söylemek istersiniz?”
Mehmet Aslan: “MHP ile hep uzlaşıyorlar. Ak Parti ne zaman sıkışsa desteğini verip sıkışıklığını gideriyor. Yalnız bu seferki farklı. MHP ile uzlaşmadılar aslında. Sayın Devlet Bahçeli ile uzlaştılar. Sayın Bahçeli’nin ben MHP’yi temsil ettiğine inanmıyorum. Eğer gerçekten temsil ediyorsa o zaman vahim durumdayız. Yapılan şey yanlıştır. Ben uzlaşılmasın demiyorum. Tabi ki uzlaşılsın. Ancak böyle bir konuda parlamentodaki tüm partilerle uzlaşmak gerekir. Ben MHP tabanının bu konudan rahatsız olduğuna inanıyorum.”
“BİRLİKTE GÜZEL ŞEYLER YAPMANIN YOLU ARANMALI”
Sercan Engin: “Mehmet Bey yerele dönecek olursak Bartın Belediyesi’nin çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?”
Mehmet Aslan: “Ben belediyeciliğe iki yönden bakıyorum. Bir tanesi şehir belediyeciliği. Yani çöpü, sokak düzeni, park ve bahçeler gibi. Bu işler seçilmiş bir belediye başkanı olmasa dahi belediye içerisindeki müdürlükler tarafından yönetilir. Belediye Başkanı farklı şeyleri ortaya koymalı. Belediyenin asli görevi olan şeylerde dahi eksik kalınıyor. Bu muhalefet etmek anlamında değil. Bartın halen daha kabuğunu kırıp şehir olma yolunda adım atamıyor. 14 senedir Türkiye genelindeki iktidar belediyeyi suçluyor. 2 dönemlik bir belediye de yapılamayanlar için hükümeti suçluyor. Suçlu aramayacaksınız. Birlikte güzel şeyler yapmanın yolu aranmalı. Bartın’a TOKİ köprüsü mü lazım. El birliğiyle bu köprüyü yaparsanız Bartın kazanır. Ancak bunu başaramıyoruz. Bizi seçin biz yapalım zihniyeti yanlıştır. Önemli olan Bartın’a kazandırmaktır. Ben belediyecilik anlamında menün değilim. Vizyon anlamında da belediyeyi eleştireceğim. Belediyenin şehre şekil vermesi gerekiyor. Buna küçük bir örnek vereyim. Yalı Meydanına dikilen o bina şehre şekil vermek midir? Bu bina nedir? Bartın2ın nefes laması gereken bir yer yok edildi. Onun yan tarafına da cami yapılıyor. Cami mi yoksa kilise mi belli değil. Böyle mimari olmaz. Bu nedenle vizyon anlamında da belediyeyi yeterli bulmuyorum.”
“BAŞKAN ÖDÜL ALDIYSA BİZE TEBRİK ETMEK DÜŞER”
Sercan Engin: “Belediye Başkanı Sayın Cemal Akın bildiğiniz gibi “Birlik, Beraberlik" ve "Bir Engel de Sen Kaldır" temasıyla 3'üncü kez gerçekleşen Engelsiz Sanat Ödülüne layık görüldü. Bu ödülle ilgili Başkan Akın’a ciddi eleştiriler yapıldı. Siz neler düşünüyorsunuz?”
Mehmet Aslan: “3. Engelsiz Sanat Ödülleri kapsamında engellilere verdiği destekten dolayı Belediye Başkanı Cemal Akın Yılın Belediye Başkanı seçildi. Ben sevindim. Güzel bir şey. Bartın Belediyesi ödül almıştır. Bu ödülü tartışmak yanlıştır. Sonuçta ödülü Bartın almıştır. Tebrik etmek gerekiyor. Milletvekili Sayın Yılmaz Tunç’un bu konuda yaptığı eleştirilere katılmıyorum. Şimdi ben Yılmaz Beyle ilgili hiç konuşmadım. Konu açılmışken değerlendireyim. Kaç yıldır milletvekili. Bartın’a ne kazandırmıştır? Devletin Bartın’da yapacağı yatırımları lütufmuş gibi sunmaktan başka ne yapmıştır Bartın’a? Kısır çekişmelerin dışında hiçbir şey yapmamıştır. Birçok eksiğimiz olmasına rağmen hiçbir soruna çözüm bulunamadı. Biz bu çekişmeleri sonlandıracağız. Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz bu belediyeyi alacağız. Bartın’a çivi çakan herkes bizim için değerlidir. Belediye Başkanını da eleştiririm. Yılmaz Beyi de eleştiririm. Yeri gelir kendi milletvekilimi bile eleştiririm. Bartın’a bir şeyler yapıldıysa da onları onurlandırmaktan geri kalmayız. Bizim prensibimiz budur. Böyle yapılmazsa hep geride kalıyoruz. Bunu aşmalı ve Bartın’ın il olma yolunda önünü açmalıyız.”
“SANTRAL KONUSUNDA İKTİDAR PARTİSİ HİÇ YANIMIZDA OLMADI”
Sercan Engin: “İlimiz için büyük önem arz eden termik santral konusunda neler söylemek istersiniz?”
Mehmet Aslan: “Termik santral konusunda yaklaşık 9-10 yıldır mücadele içerisindeyiz. Bizler o günden buyana mücadelemizi yapıyoruz. Bu Bartın Platformu olarak gerçekleştiriyoruz. Platformun bileşenlerinden bir tanesiyiz. Ora siyaseti sokmuyoruz. Hiçbir zaman siyasi anlamda orada konuşma olmamıştır. Böyle olduğumuz halde iktidar partisi hiç yanımızda olmadı. Yapılması gereken bir girişimde destek olmadılar. Hema denilen şirket Amasra’ya gelip TTK ile anlaşma yaptı. Bu anlaşmayı da kömür çıkartmak üzere yaptı. Belli bir süre istedi. Bu sürede hazırlıkların yapılacağını ve yıl yıl çıkartılacak kömür miktarı belirtildi. Bu süreler bittiğinde kömür çıkartılamadı. Tabi bunun ardından firma hazırlıkları tamamlayamadığını söyledi. TTK’da 2-3 defa süre uzattı. Ancak hiçbir şekilde kömür çıkartılmadı. Devlet redevans alacağını istedi. Bugüne geldiğimizde hala bir kuruş ödenmedi. Şirket sözünü yerine getiremeyen bir şirket. Ticari anlamda düşündüğümde böyle bir şirket bana karşı olan taahhütlerini yerine getirmemişse ben buna başka iş vermem. Bunun iş görebilirliğine inanmam. Ama ne hikmetse buradan çıkartılacak kömürle çalışacak termik santral yapma girişiminde bulundu. Önce kömür çıkarttın mı diye sormaz mısınız? Hangi kömürle bu santral çalışacak diye sormaz mısınız? Bu da sorulmuyor. Yer anlamında da bilirkişi raporlarından da anlaşılacağı gibi uygun değil. Planda Filyos bölgesi uygun görülüyor. Dünya Mirası Yedek Listesi’nde bulunan Amasra’ya termik santral kurulması uygun değildir. Halk 43 bin imza topladı. Bakanlığa gönderdi. Hani hükümetin dikkat ettiği husus vardır. “Hakimiyet Milletindir” diye her yere yazmışlardır. Hakimiyet milletinse millet istemiyor kardeşim bu santrali. Bu yüzden bunun buraya yapılabilmesi fiziki anlamda da sosyal anlamda da mümkün değil. Ben halk iradesini tanımıyorum zihniyeti ile yaparlarsa bilemiyorum. Bunla ilgili dava açtık. Gerçekten hukuksal anlamda değerlendirilse hukuk buna izin vermeyecektir.”
“SANTRAL KONUSUNDA REFERANDUM YAPILSIN”
Sercan Engin: “Milletvekili Sayın Rıza Yalçınkaya’nın santral konusunda referandum yapılsın çağrısı ile ilgili deneler söylemek istersiniz?”
Mehmet Aslan: “Milletvekilimizin bu konudaki referandum çağrısı çok doğrudur. ‘Hakimiyet Milletindir’ diyen bir hükümetimiz var. Referandum yapılsın. Halk kendi kaderini kendi karar versin. İsteyip istemediğine bölge halkı karar versin.”
“ZAMLAR VATANDAŞLARIMIZIN GELİRİNE GÖRE YÜKSEK”
Sercan Engin: “Son Belediye Meclis Toplantısında başta su ve belediye ücretleri olmak üzere birçok şeye zam yapıldı. Bu zamlara CHP Meclis Üyeleri red oyu verdi. Red oyu verilmesinin gerekçesi nedir?”
Mehmet Aslan: “En pahalı suyu kullanan illerden bir tanesiyiz. Bu kesin ve net. Vatandaşın gelir düzeyine baktığımız zaman sıkıntılar büyük. Yapılandırmalar yapıldı. Vatandaşlarımız ödeyemediklerinden dolayı borçlanıp, yapılandırdılar. Yapılan zamlar vatandaşlarımızın gelirine göre yüksek. Zaten pahalıydı. Şimdi daha da pahalı oldu. Su memleketinde yaşıyoruz. Burada vatandaşa suyu uygun bir şekilde kullandıramıyorsak diyecek bir şey yok. Maliyeti tabi olacaktır. Belediyeler sosyal kuruluşlardır. Halk için çalışırlar. Bizim bu konuda bir projemiz vardı. Tasarruf mu istiyorsunuz? Belirleyelim insanların su kullanımlarına. Atıyorum 10 tona kadar bedava olsun. 10 tonu geçerse ücret alalım. Bunu biz belediye seçimlerine söylemiştik. Bence çok doğru bir uygulama olacaktır. İnsanlar 10 ton kullanmaya gayret edeceklerdir. Hem tasarruf olacaktır hem de para kazanılacaktır. Ulaşım konusunda da orta yol bulunmalı. Vatandaş 3 kuruş zam alırken 13 kuruşluk zam olmamalı. Yarın o dolmuşa binecek kişi bulamayabilirler. Orta yol bulup hem vatandaşlarımızı hem de şoförlerimizi mağdur etmeden çözüm bulunmalı.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.