Bartın Belediye Meclisi AK Parti Grubu, Bartın Belediye Meclisinde Çarşamba günü yapılan toplantı sonrasında MHP’li Belediye Meclis Üyesi ve Belediye Başkanı Vekili Mehmet Sandıklı ile aralarında yaşanan “Bizi tehdit ettiniz” tartışmasıyla ilgili basın toplantısı düzenledi. AK Parti İl Başkanlığında yapılan toplantıda AK Parti İl Başkanı Hüseyin Manav, AK Partili Belediye Meclis Üyeleri Yasemin Dora Kurtkaya, Cahit Kemik, İlker Camcı, Sanem Çöme Taşdemir, Hasan Fırıncı ve Ferruh Harçvuran yer aldı. Basın toplantısında ilk açıklama AK Parti İl Başkanı Hüseyin Manav’dan geldi. “Belediye Başkan Vekili olan zat tarafından, elinde tespih ve yanındaki korumalarla beraber, hakaretlerine, aşağılamalarına maruz kalmalarını kesinlikle kabul etmiyorum” diyen Manav, Bartın Belediye Meclisinin yönetiminin Mehmet Sandıklı’da değil Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın’da olduğunu hatırlattı.
“O ÇÖPLÜĞÜN HOROZU CEMAL AKIN’DIR”
Toplantının amiri ve yöneticisinin Cemal Akın olduğunu söyleyen Hüseyin Manav, “Hepsi birbirinden değerli, bu zamana kadar Bartın Belediye meclisine katkı vermekten başka amaçları olmayan, her biri mesleklerinde kariyer sahibi, değerli meclis üyelerimizin, Belediye Başkan Vekili olan zat tarafından, elinde tespih ve yanındaki korumalarla beraber, hakaretlerine, aşağılamalarına maruz kalmalarını kesinlikle kabul etmiyorum. Yaptığı davranışları şahsın kendisine misliyle iade ediyorum. Bir diğer boyut, Bartın Belediyesi meclisi ile birlikte başkanın yönetimindedir. 5393 Sayılı Belediye kanununda durum bellidir. O toplantının amiri, yöneticisi Sayın Belediye Başkanı Cemal Akın’dır. Amiyane tabirle o çöplüğün horozu Cemal Akın’dır. O Mehmet Sandıklı denen zatı muhterem Sayın Belediye Başkanına rağmen yine amiyane tabirle o çöplükte ikinci bir hozor olarak ortaya çıkmaya çalışıyorsa, bu da Belediye Başkanına yapılmış bir hakarettir. Bunun böyle değerlendirilmesi lazım. Bir diğer husus, oranın amiri, yönetici Sayın Cemal Akın olduğuna göre, olaya müdahale etmesi ve yatıştırması gereken, kendisi ile aynı partinin mensubu olduğu Mehmet Sandıklı denen zatı muhteremi susturması gereken, orada sükuneti sağlaması gereken Belediye Başkanı Sayın Cemal Akın’dır. Bunlar MHP’li, partililerim deyip ayrıcalık tanıyarak, bunlar AK Partili, bunları hakir görelim, bunlar CHP’li bunları dışlayalım anlayışı ile orada sessiz kalınması ve dilsiz şeytanın oynanması bizleri derinden yaralamıştır. Ülkenin içinde bulunduğu ve özellikle AK Parti ve MHP’nin bu ülkenin geleceğini ilgilendiren konularda hem fikir olduğu bir dönemde arkadaşlarımıza böyle bir davranışta bulunmasını kabul etmiyoruz. Sayın Belediye Başkanımıza da olan kırgınlığımızı da bu şekilde ifade ediyoruz” dedi.
“BELEDİYE MECLİSİ ARKADAŞLARIMIZIN ARASINDA ASKERLİKTEN KAÇAN OLMADI”
Sandıklı’nın terörle mücadele konusuna ve askerlik yapılması konusundaki söylemlerine de yanıt veren Manav, “Belediye Meclisi arkadaşlarımızın arasında askerlikten kaçan olmadı. Hepsi askerliklerini yaptılar. Askerlikten kaçanlar kimse Sandıklı bunları açıklamak zorunda. Bende askerliğimiz yaptım. Kardeşimle aynı anda askere gittim. 17 ayın 13 ayını da Siirt’te terörle mücadele konusunda askerlik yapacak geçirdim. Bunlar neyi suçlayacaklarını hesaplarken önce baksınlar. Bizim bu konuda aldığımız başarı belgelerini Askerlik Şubesinden öğrenebilirler” şeklinde konuştu.
“BİZLERİ Mİ, SAYIN VEKİLİMİZİ Mİ FETÖ’CÜ OLMAKLA SUÇLUYOR?
Yine Sandıklı’nın FETÖ’yle mücadele konusundaki sözlerini de yorumlayan Manav, “Bizleri mi FETÖ’cülükle suçluyor? Sayın Vekilimizi mi FETÖ’cü olmakla suçluyor? 15 Temmuz gecesi herkes şahittir. Hep beraber alanda toplandık. 27 gece demokrasi nöbetlerini gerçekleştirdik. Ben 27 gece Sayın Cemal Akın’ı gördüm ama Mehmet Sandıklı’yı görmedim. Böyle mi FETÖ’yle mücadele etmiş? Böyle mi devletine sahip çıkmış? O zaman geleceksin, demokrasi nöbetini tutacak sonra laf edeceksin. Kimseye de böyle yakışıksız ithamlarda bulunmayacaksınız” ifadelerinde bulundu.
“HEM CEMAL AKIN’DAN HEM SANDIKLI’DAN ÖZÜR BEKLİYORUZ”
Mehmet Sandıklı’nın açıklamalarına Cemal Akın’ın müdahale etmemesini de değerlendiren Manav, “Bu belki arkadaşlarımızı orada zor durumda bırakmak isteyen bir çalışmada olabilir. Biz AK Parti meclis gurubu olarak toplandık ve herkesin uzmanlık alanında, meclis gündem maddelerinden hangi vatandaşımızı lehine, hangisi Bartın halkının menfaatine diye bakıp evet deme kararı aldık. Bu konuda kullandığımız oylarda belli. Hangisi aleyhineyse de hayır oyu kullandılar. Bazen de çekimser oy kullandılar. Ama hiçbir zaman belediye meclisini kilitleyici bir tutum içerisinde olmadık. Bartın halkının menfaatine olan her şeyin yanında oldular. Eğer biz rakip partiysek meclisi kilitlememiz lazım. Her toplantının ardından açıklama yapmamız lazım. Belediye Başkanını zayıflatmak için çalışmamız lazım. Türkiye’deki siyasi duruma göre bunları yapmalıyız ancak maksat Bartın halkının daha iyi hizmet almasını sağlamak olduğu için kimse bu düşünce ile hareket etmiyor. Yararlı her şeye de de destek oluyoruz. Böyle bir şey yaşandı diye de değişiklik olmayacak. Öncelikli beklentimiz hem Belediye Başkanı Cemal Akın, hem de Başkan Vekili Mehmert Sandıklı tarafından özür dilenmelisidir.
KURTKAYA: “ŞÜKRETMENİZ LAZIM. SİZİN DERDİNİZ NE? DEMEK TEHDİT Mİ?”
Toplantı sonrasında olayı bizzat yaşayan isimlerden olan AK Parti Belediye Meclis Üyesi ve AK Parti Grubu Başkan Vekili Yasemin Dora Kurtkaya, olayın başlangıcını “Meclis toplantısı bitimi sonrası yaşananlar Milliyetçi Hareket Partisi Meclis Üyesi ve aynı zamanda Başkan Vekili Mehmet Sandıklı’nın AK Parti Belediye Meclis Üyelerimiz Cahit Kemik, Sanem Çöme Taşdemir ve şahsıma yönelik kullandığı “Bizi tehdit ettiniz” cümlesi bundan bir ay önce düzenlenen meclis toplantısında Sayın Sandıklı’nın meclisle ilgili meclisi ilgilendiren konularla ilgili değil de hükümet programlarına karşı yapmış olduğu çıkışlarla başlamıştır. Bunun üzerine AK Parti Belediye Meclis Üyem Cahit Kemik, “Sayın Sandıklı dışarıdan geldiniz belediye başkan yardımcısı oldunuz. Meclis üyesi oldunuz. Keyfiniz yerinde” demiştir. Bende bunun üzerine “Şükretmeniz lazım. Sizin derdiniz ne?” dedim. Eğer bu tehditse bu tehditti şahsım adına kabul ediyorum” şeklinde anlattı.
“ASIL TEHDİT AKIN’IN CÜMLESİNDE ARANMALI”
Asıl tehdittin Cemal Akın’ın Cemal Akın’ın “Bu fotoğrafa girmeyen bir daha meclis toplantısına gelmesin” söyleminde aranması gerektiğini kaydeden Kurtkaya açıklamalarına şu şekilde devam etti: “Bizler her zaman AK Parti Belediye Meclis Grubu ve AK Parti Teşkilatları olarak söylemlerimizin arkasında olduk. Dün yapılan oradaki olay ve Sandıklı’nın söylemleri çok manidardır. Eğer orada bir tehdit varsa o tehdit Belediye Başkanı Sayın Cemal Akın’ın “Bu fotoğrafa girmeyen bir daha meclis toplantısına gelmesin” söyleminde aranmalıdır. Çünkü bizler oraya Bartın’ın bize yüklediği görevi yerine getirmek için bulunuyoruz. Aynı zamanda sular şehri olan Bartın halkının yüzde 20 zamla suyu kullanmaması için ordayız. Aynı zamanda Bartın için Belediye hala iyi hizmetler yapmadı. Bu iyi hizmetleri ne zaman yapacak ya da yapacak mı bunun gayesi içerisinde orada bulunmaktayız. Duruşumuz bundandır. Biz Belediyeye fotoğraf çektirmek için ya da şov yapmak için gitmiyoruz.
“SANDIKLI ELİNDE TESPİH SALLAYARAK BİZLERİ TEHDİT ETTİ”
Ancak dünkü olay göstermiştir ki Belediye Başkanı Cemal Akın’ın ve MHP Belediye Meclis Üyelerinin derdi hizmet değil şov peşinde olmaktır. Dün yine Sandıklı bizler çıkarken söylemlerini peşin sıra devam ettirdi. “AKP’liler size söyleyeceklerim var. Burada beni dinlemelisiniz” dedi. Bunun üzerine arkadaşımız Cahit Kemik “Biz sizin emir eriniz değiliz. Burası da kışla değil. Biz sizin burada emrettiğiniz insanlar değiliz. Meclis bitmiştir ve gitme hakkımızı kullanıyoruz” dedi. Bunun üzerine Sandıklı hakaretlerine devam ederek “Ben terörle mücadele ettim. Güneydoğu’da çatıştım. Azrail’le dans etmeyi bilirim” dedi. Elinde tespih sallayarak ve arkasındaki badigartlarla biz AK Partili Belediye Meclis Üyelerini tehdit eden bir tavırla konuştu. Evet belki Güneydoğu’da askerlik yapmış ve terörle mücadele etmiş olabilir. Ancak bunu gönüllü olarak değil devletimizin ona yüklediği bir görev olarak yapmıştır. Bunu layıkıyla yerine getirdiyse vatandaş olarak bizler kendisine teşekkür ediyoruz. Ancak dün için öyle bir söylem konuştu ki “Ben Azrail’le dans etmeyi de bilirim” dedi. Biz bu lafı her zaman söylediği için gelişi güzel yine her zamanki gibi söylediğini ümit ediyoruz. Öyle düşünüyoruz. Haşa yüce yaradanın gönderdiği Azrail a.s Yüce Rabbimin kendisine verdiği görevleri yerine getirir. Keşke bu söylemi kullanmamış olsaydı onun yerine “Orada teröristleri dans ettirdim” demiş olsaydı.”
MANAV: “SANDIKLI SİZİ DE ÖLDÜRÜRÜM’ MÜ DEMEK İSTİYOR”
Kurtkaya’nın bu sözlerine üzerine Hüseyin Manav, “Bu söylemiyle ne demek istiyor? ‘Sizi de öldürürüm’ mü demek istiyor. Ben bu cümleden bu anlamı çıkarırım” dedi.
KURTKAYA: “KİMLERİN ÇÜRÜK RAPORU ALDIĞINI KİMLERİN BEDELLİ ASKERLİK YAPTIĞINI AÇIKLASIN”
Açıklamalarına devam eden Kurtkaya “Biz oradan ayrılmak istedik. Çünkü bizim için muhatap alınacak bir kişi değildi. Ben ve Sanem Hanım oradan çekip giderken arkamızdan tekrardan koşturarak “Ben FETÖ ile mücadele ettim” dedi. FETÖ ile mücadele ettiyse biz ona da saygı duyarız. Gurur da duyarız. Ancak kendisi söylemlerine devam ederken birilerinin ‘Ben şehit olmak istiyoruz’ deyip bedelli askerlik yaptığını birilerinin çürük raporu aldığını da ifade ederek ithamlarda bulundu. biz Sayın Sandıklı’nın ithamlarda bulunduğu kişileri açıklamasını istiyoruz. Devletin en yüksek makamında görev yapıp emekli olacaksın, bildiklerin de varsa gidip belgeleriyle anlatacaksın. Çamur ar izi kalsın ya da laf olsun torba dolsun ile bu işler hiçbir zaman gitmez” dedi.
“DÜNKÜ OLAY BİZ TEZGAHTI”
Mehmet Sandıklı’yı kınadıklarını söyleyen Kurtkaya “Biz kendisi AK Partili Belediye Meclis Üyeleri olarak kınıyoruz. Sen devletin en yüksek makamında onurlu, gururlu yüce Türk ordusunun bir subayı olarak madem bu olaylar yaşanırken sesini çıkarmayacaksan, mücadele etmeyeceksen, savunmayacaksın gariban çocuğun hakkını korumayacaksan bunun vebalini de kendisine soruyoruz. Böyle yapmayacaksan o zaman senin soruları çalarak gariban çocuğun hakkını yiyen FETÖ’cülerden ne farkın var? Sayın Sandıklı hangi kepi takıyorsa o kepi kafasından çıkarıp önüne koymasını ve bunu düşünmesini istiyoruz. O ayrımı da kendisi yapsın. Dün yaşanan olaylar bundan ibarettir. Orada o zaman çok fazla gürültü patırı ve sözlerimizi baskıyla susturmaya çalıştıkları için bu basın toplantısını yapma gereği hissettik. Dünkü olay biz tezgahtı. Biz sadece oyunun içerisinde çekilmek istendik. Olay biz o fotoğraf çekimini kabul etseydik de yine patlayacaktı” ifadelerinde bulundu.
KEMİK: “TEHDİTKÂR, TACİZ KAR SATAŞMALARINI ŞİDDETLE KINIYORUZ”
Kurtkaya’nın ardından olayların merkezinde olan bir başka AK Partili Belediye Meclis Üyesi Cahit Kemik’te bir açıklama yaptı. Olaydan çok büyük üzüntü duyduğunu ifade eden ve olayı “Tatsız” bir olay olarak tanımlayan Kemik, “Belediye Meclisinde meydana gelen tatsız olaydan dolayı çok büyük üzüntü duydum. Şahsım adına gerçekten hala çok üzgünüm. Bu sorumluluğu asla ve asla grubumuz adına kabul etmiyoruz. Bizler kimseyi tehdit etmedik. Sayın Sandıklı denilen zatın özellikle bizi tehdit ettiniz cümlesini kesinlikle kabul etmiyorum. Bizim üslubumuzda tehdit yoktur. Bizim partimizde hizmet anlayışı vardır. Biz Belediye Meclisinde hizmet için varız, bunu herkes bilir. Şahsıma ve grubuma yönelik tehditkâr, taciz kar sataşmaları şiddetle kınıyoruz” dedi.
“SANDIKLI’NIN HADDİNİ BİLMESİNİ İSTİYORUZ”
Kendilerinin Bartın halkının oyuyla seçilmiş insanlar olduklarını kaydeden Cahit Kemik, “Bizler Bartın halkının oylarıyla seçilmiş insanlarız. Bu görevde hizmet bilinci ilk önce gelir. Hele hele hükümetimizin yapmış olduğu icraatları acımasızca eleştiren bir MHP’li Meclis Üyesinin Bartın Belediye Meclisini kendi askeri kışlası olarak herhalde zannediyor. Bartın Belediye Meclisi Sayın Sandıklı’nın askeri kışlası değildir. Bizde onun emir erleri değiliz. Biz hizmet etmek için varız. Bizi seçen halk bizden hizmet bekliyor. Kavga ve bu tür şeylerle uğraşmak istemiyoruz. Biz taşın altına elimizi soktuk ve Bartın Belediyesi’ne her türlü desteği verdik. Dayanışma içerisindeydik fakat artık sabrımız gerçekten bu saatten sonra taştı. Sayın Sandıklı’nın da bu konuda haddini bilmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.
TAŞDEMİR: “SANDIKLI KADAR BAŞKAN AKIN’DA SUÇLUDUR”
Toplantı sonrasında yaşanan olayların ilk hedefinde yer alan ilk isim ise Sanem Çöme Taşdemir olmuştu. Açıklamalarına “Orada bir bayan Meclis Üyesi olarak çok ciddi sözlü saldırılara maruz kaldım” diyerek başlayan Taşdemir, “Orada bir bayan Meclis Üyesi olarak çok ciddi sözlü saldırılara maruz kaldım. Bu da MHP’nin tarzı diye düşünüyorum. Ellerde tespihlerle belediyede nara atar şekilde bir bayan Belediye Meclis Üyesine sözlü saldırıda bulunmak her halde siyasi tarz diye düşünüyorum. Biz oraya kişisel sorunlarımızı çözmek için gitmiyoruz. Biz halkın sorunlarını çözelim, ülkemizin çok ciddi sorunları var ve el ele olalım, birlikte çözüm bulalım, Bartın olarak ne yapabiliriz bunun için gidiyoruz. Ama gördük ki dün yaşanan olay bizim bu mücadelemizde yalnız olduğumuzu gösteriyor. Yani Bartın Belediyesi’nin tek sıkıntısı, tek siyaseti Belediye Meclisindeki AK Parti Grubuna nasıl sataşırım, ben buradan kendime nasıl başka türde bir olay çıkarırım, bütün siyasi amacı budur. Biz o tespihlere, naralara pabuç bırakmayız. Biz orada halkın iradesini temsil ediyoruz. Kendi kişisel mevzularımızı çözmüyoruz. Söz konusu sözlü saldırı bize değil halkın iradesine yapılmıştır. Ben Sayın diyorum hale kendisine Belediye Başkanına sözlü olarak uyarıda bulundum. Buna bu ortamda izin vermeyin dedim. Kendisi gayet rahat bir şekilde toplantının bittiğini, izin verebilirim şeklinde bedensel bir tabirde bulundu. Özellikle kendisini esefle kınıyorum. Kendisi belediye meclis üyesi Mehmet Sandıklı’nın bize bulunduğu sözlü saldırıda ki suçluluğu gibi en az kendisi de suçludur” dedi.
“BİZ HALKIN İRADESİNİ TEMSİL EDİYORUZ”
Toplantı sonrasında ortamı geren ve olaylara müsaade eden kişinin Cemal Akın olduğunu kaydeden Sanem Çöme Taşdemir, “Biz ilk başta Belediye Meclis Toplantısına gittiğimizde MHP grubunun grand tuvalet meclise geldiklerini gördük. MHP’li arkadaşlarımıza bu ne şıklık hayırdır diye sorduk. Size telefon gelmedi mi? Fotoğraf çekimi için bugün kravatlı gelin denildi. Bize hiçbir şekilde böle bir telefon edilmedi. CHP grubunun da günlük kıyafetleriyle iştirak ettiklerini gördük. Onlara da haber verilmemiş. Hatta Hüseyin Çetin’in ‘Bu bizim grup kararımız’ şeklinde bir söylemi oldu. Biz zannettik ki kendi kendilerine karar verdiler toplantıdan sonra fotoğraf çekilecekler. Toplantı bittikten sonra ‘hadi fotoğraf çektiriyoruz’ denildi. Diğer arkadaşlarım ve CHP’liler haber verilmediği için çıktılar. Ancak Belediye Başkanı ‘Siz nereye çıkıyorsunuz. Fotoğraf çektirilecek. Fotoğrafa girmeyen bir daha meclise gelmesin. Fotoğrafa girmeyeni fotoğraf çektirmek istemediler diye isim isim kitapçığa yazın’ şeklinde ithamlarda bulunmuştur. Bütün ortamı geren ve bunlara müsaade eden kendisidir. Belediye Başkanlığı sıfatına hiçbir şekilde yakışmamıştır. Burada bize değil halkın iradesine sözlü saldırı vardır. Bir daha Belediye Meclisine gelmeyin ne demektir? Biz korkak değiliz. Her zaman mücadeleci bir parti olduk. Biz halkın iradesini temsil ediyoruz. Toplantıya katılıp katılmamızı Belediye Başkanı ya da Meclis Üyeleri karar veremez” şeklinde konuştu.
CAMCI: “HER İKİ İSMİ DE ŞİDDETLE AYRI AYRI KINIYORUZ”
Basın toplantısında son açıklama AK Partili Belediye Meclis Üyesi İlker Camcı’dan geldi. İlker Camcı da Belediye Başkan Vekili Sandıklı’yı ve tartışmaya müdahale etmediği için de Cemal Akın’ı kınadığını belirtti. Bartın’a daha iyi hizmet etmek adına birlik beraberlik içerisinde çalışmanın önemli olduğunu ve bunu da ilke olarak edindiklerini kaydeden Camcı, şunları söyledi: "Sadece buradaki arkadaşlarımıza bu yapılmamıştır, aslında bizlere de yapılmamıştır. Bütün Bartın halkına yani milli iradenin kaynağı olan halkımızın iradesine yapılmıştır. Hepimiz seçilerek halkın iradesiyle geliyoruz. Bizler sadece bize oy verenlerin değil MHP’ye oy verenlerin de CHP’ye oy verenlerin de haklarını savunuyoruz. Onlar adına bütün Bartın halkı adına güzel şeylerin ortaya çıkmasını istiyoruz, doğrunun bulunmasını istiyoruz. Onun için fikrimizi beyan ediyoruz, oylamalara katılıyoruz, komisyonlarda görev alıyoruz ama maalesef başta arkadaşlarımız ve arkadaşlarımız şahsında bizlere daha da önemlisi halkımıza bir hakaret yapılmıştır bir Belediye Meclis Üyesi tarafından ve ne yazık ki kendisi de Belediye yönetimin de Belediye Başkan Vekili olarak bulunmaktadır ve Belediye Başkanı da maalesef bu olayda seyirci kalarak böyle bir mizansene ortak olmasından dolayı çok üzüldük. Her iki ismi de şiddetle ayrı ayrı kınıyoruz."
“SİYASİ KİMLİĞİMİZLE DEĞİL HİZMET ADINA GÖREV YAPMAYA ÇALIŞTIK”
Bizler hepimiz Bartın halkına hizmet için geldik. Nasıl Bartın’a bir çivi daha fazla çakılabilir onun derdindeyiz ve AK Parti adına da bizler Bartın Belediyesi’nde görev aldık. Böyle tartışmalar yerine Bartın’da daha nasıl hizmet edebiliriz bunun tartışmasını yapsaydık. Bizler de hükümetiz elimizden gelen her türlü desteği Bartın Belediyesi’ne vermek istiyoruz, veriyoruz da gerekli yatırımları da yapıyoruz. Ama bazı şeylerde mesela bizim yanan bir çöplüğümüz var. Bu çöplük Bartın Belediyesi sınırları içerisinde fakat Bartın Belediyesi bu konuya çözüm bulamadı Sayın Milletvekilimiz, hükümetimiz ve İl Başkanımızın önderliğinde Bakanlık’la konuşuldu gerekli yerlere temas yapıldı ve Bartın’a katı atık bertaraf tesisimizi kazandırmak için hizmet etmiş olduk. Yani AK Parti’nin yaptığı yatırımlar fersah fersah büyük yatırımlardır ve bunları Bartın halkı da görüyor. Bunları Belediye adına da yapsak daha iyi hizmetler çıksa ama maalesef bunları konuşacağımız yerde, sen bana bunu dedin şeklinde sert konuşmalarla biz nasıl bu birlik beraberliği sağlayacağız? Eğer bizler AK Parti Grubu olarak farklı düşünceler içerisinde olsaydık sizin önünüze bunun gibi konularla da gelebilirdik. Ama gelmedik. Demek ki hep yapıcı olmuşuz, Bartın’ın menfaatini ön planda tutmuşuz, seçildikten sonra siyasi kimliğimizle değil de Bartın’a hizmet adına görev yapmaya çalışmışız. Son günlerde su zammı çok konuşuluyordu. Bizler de ‘suya zam yapmayalım’ dedik ama kendileri bırak zam yapmamayı enflasyon oranının kat be kat üstünde zam yaptılar. Dolayısıyla her şey açık olarak sizlerin de gözü önünde cereyan ediyor. Ben de şahsım adına üzüldüğümü söylemek istiyorum. Bu bizlere değiş Bartın halkına yapılmış bir saygısızlıktır. Ben inşallah söylemlerini düzelteceklerini ve inşallah Bartın’a bu şekilde değil de hizmetler yönünde hep beraber ortak hareket edeceğimiz inancımı kaybetmek istemediğimi söylemek istiyorum.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.