Bartın Üniversitesi, Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı(BAKKA) Bartın Ticaret ve Sanayi Odası(TSO) işbirliğinde kamu, üniversite ve sanayi işbirliği kapsamında “Mağaraların Turizm ve Peynir Üretimine Kazandırılması” konulu panel gerçekleştirildi. Panel öncesi değerlendirmelerde bulunan Bartın Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi ve TSO Akademik Danışmanı Doç. Dr. Gökhan Gündüz, Bartın denildiği zaman akıllara bir markanın gelmediğini belirterek, Bartın’ın şehir markasına ihtiyacı olduğunu ifade etti. Mağara peynirciliğinin önemli bir yer edindiğini söyleyen Gündüz, “Küflü bir peynir çeşidi olan genellikle mağaralarda üretilen rokfor peyniri Bartın’ın şehir markası olabilir” dedi.
Panele katılım beklenenden az oldu
Bartın Üniversitesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Karadağ’ın yönettiği panelde “Mağaraların Turizm ve Peynir Üretimine Kazandırılması” konuşuldu. Panelde Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nihat Akın “Geleneksel Peynir Üretimi”, Fen Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Ufuk Çelebioğlu “Probiyotikler”, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlü Abdülsettar Bayram “Bartın Tarım Sektörü”, Karaman Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünden Fatih Ayaz ile Fikri Boyacıoğlu “Obruk Peyniri ve Saha Faaliyetleri”, Küre Dağları Milli Park Müdürlüğünden Yenihan Atılgan “Mağaralar”, serbest araştırmacı Hamdi Mengi ise “Alternatif Turizm Değeri Mağaralarımız” konularında sunum yaptı. Panele katılım beklenenden az oldu.
Bartın için neler yapılabileceği konuşuldu
Panel öncesi değerlendirmelerde bulunan Bartın Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi ve Bartın TSO Akademik Danışmanı Doç. Dr. Gökhan Gündüz; “Genellikle filmleri seyrettikten sonra bir yazı geçer. Kimlerin filmde oynadığı ve katkıda bulunduğu yazar. Bunlar epey de bir uzun sürer. Çok katılan olduğunu görürüz. Ben de konuşmama bu şekilde başlamak istedim. Bazı şeylerin meydana gelmesi büyük bir organizasyon gerektiriyor. Bu noktaya gelmek kolay değil. Bu toplantının temeli de bir yıl önceden atıldı. Çok basit gibi görünse de Bartın için neler yapılabileceği konuşuldu. Alışılagelmişin dışında neler yapabileceğimizi konuştuk. Bugün ki toplantımız belki de bir ilk” dedi.
Peynir endüstrisi geliştirilebilir
Bartın’ın markaya ihtiyacı olduğu söyleyen Gündüz; “Bartın’ın dinamiklerini incelerken Bartın’ın bir markaya ihtiyacı olduğunu kararlaştırdık. Bartın’ın şehir markasına ihtiyacı var. Bartın denildiği zaman akla gelen bir şeyler yok. Balık denildiğinde Amasra deniliyor. Yoğurt denildiğinde Çaycuma akla geliyor. Kayısı veya kebap da bazı illerle özdeşleşmiş. Dolaysıyla Bartın için de şehir markası oluşturulması gerektiğini düşünüyoruz. Bu noktadan hareketle de peynir endüstrisinin geliştirilebileceğini düşünüyoruz” diye konuştu.
Bartın’a has ne yapabiliriz?
Gündüz; “Fransa’nın meşhur rokfor peynirleri akıllara geliyor. rokfor peynirleri mağaralarda yetişiyor. Tabii bunlar dizayn edilmiş mağaralar. Rokfor küçücük bir kasaba. Ama buradan bir dünya markası oluşturulmuş. Peynir yabana atılmayacak kadar önemli bir gıda. Amerika’da ve toplantılarda bazı toplantılarda ikam olarak peynir koyuyorlardı. Oralarda bir peynir kültürü oluşmuş. Bartın’da da bu konuyla ilgili bir çalışma başlatalım istedik. Hep beraber bir araya gelinerek bir şeyler yapılması gerekiyor. Yapılan çalışmaların yere basması lazım. Bartın’a has ne yapabiliriz? Bu soruya yanıt bulmak önemli” şeklinde konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.